doch kelimesi Türkçe'de "yine de, fakat, ama, elbette" anlamına gelmektedir. doch ile ilgili cümle örneklerini Almanca Türkçe olarak bulabilirsiniz. Almanca A1, A2, B1, B2, C1, C2 dil seviyelerine göre doch cümle örnekleri de yine burada verilmektedir.
Er hat wenig Zeit, doch er hilft immer. 
Az zamanı var, fakat yine de her zaman yardım ediyor.
Glaubst du mir nicht? Doch, natürlich!
Bana inanmıyor musun? Elbette inanıyorum!
Ich war müde, doch ich ging trotzdem ins Fitnessstudio.
Yorgundum, ama yine de spor salonuna gittim.
Kommst du nicht mit? – Doch, ich komme.
Sen gelmiyor musun? – Geliyorum.
Das ist doch nicht dein Ernst!
Bu ciddi olamaz ki!
Du hast doch gesagt, dass du Zeit hast.
Zamanın olduğunu söyledin ya.
Er ist doch dein Freund.
O senin arkadaşın ya.
Ich habe dir doch geholfen.
Sana yardım ettim ya.
Mach doch die Tür zu!
Kapıyı kapatsana!
Du kannst das doch besser!
Bunu daha iyi yapabilirsin ya!
Geh doch früher ins Bett.
Yatağa daha erken gitsene.
Das ist doch offensichtlich.
Bu açıkça belli zaten.
Ich habe doch keine Zeit!
Zamanım yok ki!
Warum fragst du? Du weißt es doch.
Neden soruyorsun? Zaten biliyorsun.
Lass ihn doch in Ruhe!
Bıraksana onu rahat!
Das ist doch kein Problem.
Bu bir sorun değil ki.
Du wolltest doch helfen.
Yardım etmek istemiştin ya.
Ich habe es dir doch erklärt.
Sana açıkladım ya.