falls kelimesi Türkçe'de "eğer, -se, -sa" anlamına gelmektedir. falls ile ilgili cümle örneklerini Almanca Türkçe olarak bulabilirsiniz. Almanca A1, A2, B1, B2, C1, C2 dil seviyelerine göre falls cümle örnekleri de yine burada verilmektedir.
Ruf mich an, falls du Hilfe brauchst. 
Yardıma ihtiyacın olursa beni ara.
Falls es regnet, bleiben wir zu Hause.
Eğer yağmur yağarsa evde kalırız.
Ich nehme den Regenschirm mit, falls es regnet.
Yağmur yağarsa diye şemsiyeyi yanıma alıyorum.
Falls es regnet, bleiben wir zu Hause.
Yağmur yağarsa evde kalırız.
Falls du Hilfe brauchst, ruf mich an.
Yardıma ihtiyacın olursa beni ara.
Ich komme mit, falls ich Zeit habe.
Vaktim olursa gelirim.
Falls er kommt, sagen wir ihm Bescheid.
Gelirse ona haber veririz.
Falls du Hunger hast, gibt es Essen in der Küche.
Acıkırsan mutfakta yemek var.
Falls das Wetter schön ist, machen wir ein Picknick.
Hava güzel olursa piknik yaparız.
Falls du Fragen hast, kannst du mich jederzeit fragen.
Soruların olursa bana her zaman sorabilirsin.
Ich werde kommen, falls ich nicht krank bin.
Hasta değilsem geleceğim.
Falls sie müde ist, kann sie sich ausruhen.
Yorgunsa dinlenebilir.
Falls wir uns verspäten, rufen wir an.
Geç kalırsak ararız.
Falls er die Prüfung besteht, bekommt er eine Belohnung.
Sınavı geçerse bir ödül alacak.
Falls du Geld brauchst, kann ich dir etwas leihen.
Paraya ihtiyacın olursa sana biraz ödünç verebilirim.
Falls ihr fertig seid, können wir anfangen.
Hazırsanız başlayabiliriz.
Falls der Zug Verspätung hat, nehmen wir den nächsten.
Tren gecikirse bir sonrakine bineriz.
Falls es Probleme gibt, informieren wir den Kunden.
Sorun olursa müşteriyi bilgilendiririz.