warten kelimesi Türkçe'de "beklemek" anlamına gelmektedir. warten ile ilgili cümle örneklerini Almanca Türkçe olarak bulabilirsiniz. Almanca A1, A2, B1, B2, C1, C2 dil seviyelerine göre warten cümle örnekleri de yine burada verilmektedir.
Wir warten auf den Bus. 
Otobüsü bekliyoruz.
Sie wartet auf ihren Freund.
Arkadaşını bekliyor.
Ich muss lange auf meinen Termin warten.
Randevumu uzun süre beklemem gerekiyor.
Ich warte auf den Bus.
Otobüsü bekliyorum.
Wartest du schon lange?
Uzun zamandır mı bekliyorsun?
Wir warten auf eine Antwort vom Chef.
Patrondan bir cevap bekliyoruz.
Er wartet geduldig auf seinen Termin.
Sırasını sabırla bekliyor.
Warten Sie bitte hier.
Lütfen burada bekleyin.
Die Kinder warten auf ihre Eltern.
Çocuklar ebeveynlerini bekliyor.
Wir haben eine Stunde auf dich gewartet.
Bir saat seni bekledik.
Kannst du kurz auf mich warten?
Beni kısa bir süre bekleyebilir misin?
Sie warten schon seit einer Ewigkeit.
Sonsuzluk kadar uzun zamandır bekliyorlar.
Ich warte, bis du fertig bist.
Sen hazır olana kadar bekliyorum.
Wartet ihr auf das nächste Spiel?
Bir sonraki oyunu mu bekliyorsunuz?
Er musste im Regen warten.
Yağmurda beklemek zorunda kaldı.
Warte nicht zu lange!
Çok uzun bekleme!
Ich warte auf eine wichtige Nachricht.
Önemli bir haber bekliyorum.
Sie warteten auf den Zug, der verspätet war.
Gecikmiş treni bekliyorlardı.
Wir können nicht ewig warten.
Sonsuza kadar bekleyemeyiz.
Warten Sie noch einen Moment, bitte.
Bir an daha bekleyin lütfen.
Die Schüler warten auf den Lehrer.
Öğrenciler öğretmeni bekliyor.
Er hat draußen auf mich gewartet.
Dışarıda beni bekledi.
Ich warte ungeduldig auf die Ferien.
Sabırsızlıkla tatili bekliyorum.